BilgiTim PαyŁaştıkçα ÇoğαŁαИ Tεk BiŁgi İçiŋ..
Sitemize HoşGeldiniz.

Nasıl ki, Napoléon Bonaparte`ın anıt mezarı olan Hotel des Invalides, 112
BilgiTim PαyŁaştıkçα ÇoğαŁαИ Tεk BiŁgi İçiŋ..
Sitemize HoşGeldiniz.

Nasıl ki, Napoléon Bonaparte`ın anıt mezarı olan Hotel des Invalides, 112
BilgiTim PαyŁaştıkçα ÇoğαŁαИ Tεk BiŁgi İçiŋ..
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


        BilgiTim PαyŁaştıkçα ÇoğαŁαИ Tεk BiŁgi İçiŋ..Hoşgeldiniz :
En son ziyaretiniz : Perş. Ocak 01, 1970
Mesaj Sayınız : 0

 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Nasıl ki, Napoléon Bonaparte`ın anıt mezarı olan Hotel des Invalides,

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
EmRe
Administrator
EmRe


Mesaj Sayısı : 372
Tecrube Puanı : 6
Kayıt tarihi : 14/09/09
Yer : İn Dibi

Nasıl ki, Napoléon Bonaparte`ın anıt mezarı olan Hotel des Invalides, Empty
MesajKonu: Nasıl ki, Napoléon Bonaparte`ın anıt mezarı olan Hotel des Invalides,   Nasıl ki, Napoléon Bonaparte`ın anıt mezarı olan Hotel des Invalides, EmptyPerş. Kas. 05, 2009 5:24 pm

Bouvard var olan meydanın boyutlarını şişirerek büyük bir dikdörtgen
yaratmayı ve Harbiye Nezareti`nin bulunduğu eksen üzerine bir belediye
sarayı binası (Hotel de Ville) oturtmayı tasarladı. Yeni meydan,
kuzey-güney ve doğu-batı eksenleriyle merkez noktalarında bir örnek fıskiyeleri
bulunan, dört karaye bölünecekti. Bu projenin ana unsuru olan Belediye
Sarayı, devasa, kare merkez kulesiyle Bayezid Cami`nin narin minarelerini
gölgede bırakacaktı.

Meydanın batısındaki Sultan Bayezid Medresesi yıkılacak, yerine
avlulu ve kubbeli ikiz binalar inşa edilecekti. Bu iki bina, Sanayi ve
Ziraat Müzesi (Musée Industriel et Agricole) ve Devlet Kütüphanesi (Bibliothéque
Impériale), sırasıyla modernleşme ve terakkinin, eğitim ve kültürün
simgeleri olacaktı. Bunlar Paris`te Jacques Gabriel`in Concorde Meydanı`ndaki
ikiz binaları (Garde-meubles) çağrıştırıyordu. Dahası, sokak
seviyesindeki revaklı galerileriyle Rue de Rivoli etkisi yaratılmak
istenmişti.

Meydanın doğu kısmı bir sorun oluşturuyordu. Bayezid Cami Bouvard`ın
projesinin eksenine oturmuyor, bütünselliğini bozuyordu. Bouvard
caminin güney batıya bakan kapısını diagonal bir caddenin yönlendirici
odak noktası olarak kullanmış, caminin gövdesini* bol yeşillikle
olabildiğince gizlemişti. Resim2: 1900 yılında
Sultanahmet Cami`nin Ayasofya`dan görünüşü)

Meydanın güneydoğu ve güneybatı köşelerinde adı olmayan iki benzer
bina vardı. Bunlar civardaki Bouvard binalarının üslubunun ana
unsurlarını paylaşıyorlardı: Sokak seviyesinde revaklı mekanlar, ana
cepheleri betimleyen iki katlı sütunlar, Mansard çatılar ve köşeleri
vurgulayan kubbeler.


Bouvard`ın topoğrafyaya ve mevcut kent dokusuna karşı keyfi tutumu,
iddialı projesini hayal olarak kalmaya mahkum etti. Beyazıt bölgesi, çizimlerde
gösterildiği gibi düz değildir. En yüksek noktası Harbiye Nezareti
olan arazi, doğal bir eğimle, güneyde Marmara Denizi, kuzeyde ise Haliç`e
doğru inmektedir. Aslında çok daha küçük olan Beyazıt Meydanı
dahi, güney ve kuzey noktaları arasında hatırı sayılır bir eğime
sahiptir. Arazinin eğimi hesaba katıldığı takdirde Boubard`ın
projesinin tutarlılığı bozulurdu.

Kentin mevcut dokusuna oturtulmadığında Bouvard`ın projesinin
uygulanmasının imkansızlığı daha da açıklıkla ortaya çıkmaktadır.
Projenin boyutlarının ve eksenlerinin dayattığı şekliyle ceminin batı
kanadı ve avlusu kısmen yok edilecek, Sultan Bayezid`in türbesi ise tümüyle
yıkılacaktı. Ayrıca, Kapalıçarşı`nın kuzeydoğu ve güneydoğu köşeleri,
yerlerini iki büyük yapıya ter edeceklerdi. Kapalıçarşı`nın geri
kalanının düzenlenmesi Bouvard için bile iddialı bir iş olurdu.

Bouvard`ın caddeleri ve bulvarları ölçeklerindeki hatalarından daha
da öte sorunlar yaratıyordu. Bayezid Cami`nin önünden verevlemesine geçen
caddenin nereye uzandığı bilinmemektedir, zira çizimler yeniden tasarımlanan
bölgenin ötesine geçmemektedir. Tasarımlanan meydanın güney ucundan
geçen ana bulvarın konumu yanlıştı, çünkü At Meydanı ile
Ayasofya`ya çıkan Divanyolu`nu kesiyordu. Aslında,

Bouvard`ın Beyazıt meydanı projesi-1902)
burada Bouvard kendi
projelerine ters düşerek, At Meydanı`nı Beyazıt`a bağlamamıştı.
Öyle görünüyor ki güneye, Marmara`ya doğru uzanan sokak dokusu söz
konusu olduğunda Bouvard gözlerini tümüyle kapamıştı. Önerdiği
arterlerin yönelişleri 1867`de yeniden düzenlenen sokak dokusunun
ekseninden tam tamına otuz derece farklıydı.
Beaux-Arts Plancılığı: Bouvard`ın Bulvarları:Galata
Köprüsü ve Yeni Cami Meydanı


Yeni Galata Köprüsü projesinde Bouvard, 1900 Paris Dünya Sergisi için
yapılan* III. Alexandre Köprüsü`den esinlenmişti. III. Alexandre
Köprüsü Seine nehri üzerinden geçen metal bir yapıydı. Bu köprünün
ayaklarındaki ve gövdesi üstündeki ağır süslemeler, metalden şamdan
ve çelenkler, serginin genel havasına çok uygundu. Diğer iki bina ise
Bouvard`ın baş denetleyici mimar olarak çalıştığı Grand Palais ile
Petit Palais idi.

Galata Köprüsü`nü yenileme projesinde Bouvard, Pariste`ki köprüde
denediği kemeri dört defa yinelemiş ve köprünün iki ucuna da yarım
kemerler eklemiştir. Boyu hariç, düşündüğü köprü her şeyiyle
Alexandre Resim1: Bouvard`ın Yeni Galat Köprüsü
Projesi-1902)

*Köprüsü`nü andırıyordu. Köprünün her iki ucunda*
yer alacak ayakların biçimi yine aynı olacak, ancak tepelerine hilaller
yerleştirilmiş ufak kubbeler oturtularak Şark havası verilecekti. Şamdanlar
ve demir çelenkler Paris köprüsünden aynen kopyaydılar. hatta köprü
lambalarının biçimi ve yerleşimi dahi III.Alexandre Köprüsü`nü hatırlatıyordu.


Bouvard`ın İstanbul için düşündüğü Galata Köprüsü projesi görkemli
bir yapıydı. Eski köprünün mimari açıdan fazla iddialı olmayan
tasarımına karşın, Bouvard`ın projesi herhangi bir Batılı seyyahın
veya Batılılaşmış bir Osmanlı elitinin kolaylıkla modern mimarinin
en seçkin örneği olarak görebileceği bir yapı öneriyordu. Bouvard mükemmel
çizim tekniğini, tasarımına abartılı bir haşmet havası vermeye
hasretti. Çizimindeki Haliç gerçek Haliç`ten daha geniş, köprüsü
de bu nedenle daha uzun görünüyordu. Sahildeki gezinti yolları yapının
anıtsal boyutlarını vurgularken, aynı zamanda Seine nehri kıyılarını
çağrıştırıyordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.bilgitim.forum.st
 
Nasıl ki, Napoléon Bonaparte`ın anıt mezarı olan Hotel des Invalides,
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
BilgiTim PαyŁaştıkçα ÇoğαŁαИ Tεk BiŁgi İçiŋ.. :: ! ! Kültür-Tarih-Şiir-Biyografi ! ! :: Geçmişten Bugün' e Türk Tarihi-
Buraya geçin: